Türk devleti yine kendisine yakışanı yaptı.
Newroz kutlamalarında 4 kişiyi katleden devlet güçleri dün İstanbul’da işbaşındaydı. Devlet güçleri, AKP Hükümeti’nin talimatını eksiksiz uyguladı. Emekçilerin Taksim’e yaklaşmasına bile izin verilmedi; bin kişi gözaltına alındı, onlarca kişi yaralandı. 31 yıldır Taksim Meydanı’nı emekçilere kapatan Türk devleti, bu sene de AKP’nin kararlı duruşuyla geleneğini sürdürdü. 15 milyon nüfuslu İstanbul adeta açık bir cezaevine dönüştürüldü. Taksim’e giden bütün yollar kapatıldı, şehrin bütün ulaşım ağı kesildi, 30 bin polis 2 bin jandarma tam teçhizatlı bir şekilde saldırı konumuna geçildi. Sabah erken saatlerinden itibaren başta DİSK Genel Merkezi önünde olmak üzere toplanan emekçilere saldırı başladı. DİSK, KESK ve Türk-İş yöneticileri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve milletvekilleri ile birlikte bir grup emekçi DİSK Genel Merkezi’ne kapatıldı. Şiddetli saldırıların sürmesi üzerine 1 Mayıs Tertip Komitesi, Taksim’e yürümekten vazgeçti. Can güvenliği olmadığını, devlet güçlerinin öldürmekten çekinmeyeceğini belirten emekçi temsilcileri, Taksim Meydanı’na çelenk koymak ve açıklama yapmamanın da anlamsızlaştığını belirtti. Küçük grupların Taksim’e çıkma çabaları da sert saldırılarla engellendi. AKP Hükümeti ve İstanbul Valiliği ile Emniyet Müdürlüğü’nün gurur duyduğu tablonun sonucu demokratik muhalefet tarafından ‘devlet terörü’ olarak netelendirdi. Yüzlerce kişi gözaltına alındı, onlarca kişi yaralandı. Sendika ve parti binaları basıldı, hastanelerin acil servislerine bile gaz bombaları atıldı. AKP Hükümeti’nin yasak kararına rağmen 1 Mayıs’ta Taksim’e yürüme konusunda kararlı olan DİSK, KESK ve Türk-İş, daha önce Taksim’e üç koldan gireceklerini ve bir miting yapacaklarını açıklamış; ancak önceki gün amaçlarının sadece Taksim’e yürüyüş yapmak olduğunu açıklamışlardı. Bu karar, üç büyük konfederasyonun, tek koldan; Şişli’den yürüyüşe geçmesini öngörüyordu. Emekçilerin bu kararına rağmen dün kent adeta abluka altına alındı. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da valilik, Taksim meydanını araç trafiğine kapattı; Vapur, tünel, tramvay, metro seferleri sınırlandı ya da tamamen iptal edildi. Bazı okullar da tatil edildi. Çevre illerden takviyelerle birlikte 30 bin polis ve asker, kenti savaş alanına çevirdi. Taksim Meydanı’na konumlandırılan polis ve askerler de meydanı ablukaya aldı. Taksim Meydanı ile bu alana ulaşan tüm yollarda kontrol noktaları oluşturarak çeşitli yerlere konuşlanan polisler, Cumhuriyet Anıtı’nın çevresini de bariyerlerle kapattı. Araç ve yayaların girişine izin verilmeyen meydanda sadece gazeteciler, asker ve polisler bekledi. Beyoğlu’nda bulunan hemen hemen tüm işyerleri açılmazken sadece meydanda bulunan büfeler polise hizmet verdi. Asker ve polis gücüne havadan helikopterle görüntü desteği sunuldu. Emekçiler yürüdü polis saldırdıDevlet güçlerinin tüm bu hazırlıklarına ve tehditlerine rağmen emekçiler, dün sabah erken saatlerden itibaren Şişli’deki DİSK Genel Merkezi önünde toplanmaya başladı. Yaklaşık bin kişilik grup, 06:00 sularında polisin ilk saldırısıyla karşılaştı. Genel merkez binasına sığınan işçileri takip eden devlet güçleri, DİSK’in kapısını zorlayarak içeri girdi ve çok sayıda işçiyi gözaltına aldı. Ancak, diğer yerlerdeki emekçiler, gruplar halinde Taksim’e girmek için öğlen saatlerine kadar çaba göstermeye devam etti. Polis ve asker gücü ise toplanan tüm gruplara saldırıyı sürdürdü. Şişli’de DİSK Genel Merkezi, Osmanbey ve Mecidiyeköy Meydanı’nda toplanan eylemcileri abluka altına alan polis, kırmızı boyalı tazyikli su, biber gazı ve coplarla işçileri engellemek için vargücüyle yönelince, yaralanan ve gözaltına alınan emekçilerin sayısı da arttı. Şişli’de Burhan Gül adında bir kişinin kafasından aldığı kurşunla yaralandığı öğrenildi. Agos Gazetesi önünde toplanan yaklaşık bin 500 kişi de Taksim Meydana yürümek için harekete geçti. Yürüyüşe izin vermeyen polis, biber gazı ile kitleye saldırdı. Bu sırada panzerin önüne geçen CHP Milletvekili Çetin Soysal, “Yanlış yapıyorsunuz” diye bağırdı. Ancak polis eylemcileri tazyikli su ile dağıttı. Eylemciler ise ara sokaklara dağıldı. Polisin saldırısı srasnda olay yerinde görev yapan Anadolu Ajans (AA) Kameraman Engin Morgül ile Reuters Kameraman Bülent Usta, basnçl sudan etkilendi ve kullandklar kameralar krld. Acil servise gaz bombası atıldıTürk Tabibler Birliği Merkez Konseyi üyesi Ali Çerkezoğlu, sabah 06.30’dan itibaren Şişli civarında bulanan hastanelere polis tarafından atılan gaz bombasından etkilenen onlarca göstericinin götürüldüğünü söyledi. Özellikle Şişli Eftal Hastanesi’ne gidenlerin, solunum yetmezliğine varan nefes alma güçlüğü ve zehirlenme belirtileri ile başvurduğunu iletti. Şişli Eftal Hastanesi acil servisine gaz bombası atıldığını belirten Çerkezoğlu, kullanılan yoğun gazın çalışmaları aksattığı ve hastane çalışanlarını da olumsuz etkilediğini belirterek, bu yoğunlukta gaz bombası kullanılmaması gerektiğini söyledi. Mecidiyeköy’de de gelişi güzel atılan gaz bombalarının gaz maskesi bulunmayan 200 polisin bulunduğu araca isabet etmesi sonucu, biber gazından polisler de nasibini aldı. Emekçilere vekil desteği Emekçilerin 1 Mayıs eylemine bazı milletvekileri de destek vermek amacıyla DİSK Genel Merkezi’ne gitti. Bunların arasında DTP Grup Başkanı Ahmet Türk ile vekiller Sırrı Sakık, Aysel Tuğluk, Hasip Kaplan, Sebahat Tuncel ve Akın Birdal da bulunuyordu. ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras da gittiği DİSK binasında gazetecilere, hükümetin demokrasi sınavında bir kere daha sınıfta kaldığını ve yüzüne gözüne bulaştırdığını söyledi. Uras, 1 Mayıs’ın bütün dünyada resmen kutlandığına dikkat çekerek, “Gün orantılı güç kullanma günü değil, aklımızı kullanma günüdür. Emekçilere çiçek, el uzatılması gerek, gaz bombası değil, karşınızdaki düşmanınız değil, düşman gibi davranıyorlar. Emekçilerden nefret ediyorlar. Bu gösterdikleri enerjiyi sosyal devlet için gösterilseydi insanca bir yaşama kavuşurduk” diye konuştu. CHP’li bazı vekiller de ile DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de DİSK binasına gidenler arasındaydı. Yasak gaz kullanıldı DİSK Genel Merkezi’nde bulunan CHP milletvekili Mehmet Ali Özpolat, biber gazında etkilenerek kalp spazmı geçirdi. Milletvekili Çetin Soysal da baygınlık geçirdi. CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü ise polisin DİSK binası içine sıktığı biber gazının Cenevre Konvansiyonu’na göre, savaşlarda kullanılmasının bile yasak olduğunu söyledi. Mengü, kullananların yargılanması gerektiğini söyledi. Mengü, “Burada gerçekten dehşet görüntüleri var. Ben Beyrut’ta bile böyle bir şey görmedim. Burada bir vahşet yaşanıyor” diyerek durumu özetledi. Taksim’den vazgeçildi Polisin amansız saldırısı sonucu çok sayıda kişinin yaralanması üzerine DİSK ve KESK başkanları Taksim’e yürüyüşten vazgeçildiğini açıkladı. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ve bazı demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle birlikte yaptığı açıklamada, DİSK, KESK, Türk-İş, bazı siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin 1 Mayıs’ta sağduyu ortaya koyduklarını dile getirdi. Çelebi, “AKP iktidarının sadece kendine demokrat, sadece türbana özgürlük isteyen ikiyüzlülüğü ortaya çıkmıştır” dedi. “Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim’de buluşmak istedik. Şimdi bütün alanlar Taksim olmuştur. Bütün Türkiye Taksim olmuştur” diyen Çelebi, eylemi noktaladıklarını açıkladı. Çelebi, “Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz. Ancak bu hükümetten hesap sormaya devam edeceğiz” dedi. DİSK Başkanı Çelebi, Taksim’in abluka altına alındığını, emekçilerin araçlarında, köprülerde, evlerinde hapsedildiğini belireterek, “Ama onların hepsi bulundukları yerlerde 1 Mayıs’ı kutluyorlar. Burada tüm arkadaşlarımızı kutluyorum” dedi. Düşmanca saldırıldı KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da 1 Mayıs’ın barış içinde kutlanmasına izin verilmediğini belirterek, bu tutumu protesto ettiklerini kaydetti. Haklı ve meşru isteklerde bulunduklarını belirten Tombul, “Emekçilerin talepleri önünde kimse duramaz. Biz, Taksim’e yürümek ve 31 yıl önce ölen arkadaşlarımızı anmak istedik. Ancak hükümetin bu olayda yüzü bir kez daha açığa çıktı. İşte AKP’nin demokrasi anlayışı budur” diye konuştu. DİSK Genel Merkezi içinde toplanan işçi ve emekçilerin üzerine de gaz bombaları atıldığını söyleyen Tombul, “Taksim’e gitmek isteyenlere sanki düşman kuvvetleri gibi muamele ediliyor. Oysa biz bu ülkenin üreten gerçek sahipleriyiz” dedi. Tombul da Taksim’e çıkmaktan vazgeçildiğini açıkladı. Çelenk de bırakılmadı Konuşmaların ardından DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, DTP’den Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Sırrı Sakık, Akın Birdal, Hasip Kaplan, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras ve meslek örgütü başkanları Taksim’e doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında gruptakilerin yolu zaman zaman polislerce kesildi. Görüşmeler sonrasında geçiş güzergahı açılırken, gruptakiler CHP Şişli ilçe binası önünde kendilerini polis barikatının ardında bekleyenlerin yanına gitti. Üç konfederasyonun yetkilileri, kendilerini bekleyenlere bir açıklama yaparak, yürüyüşün sona erdirildiğini, Taksim’e çelenk de bırakılmayacağını bildirdi. Gruplar girmeye çalıştı Ancak bazı gruplar, ara sokaklardan “İşte Taksim işte 1 Mayıs” sloganları atarak Taksim’e doğru yürümek istedi. Olağanüstü önlemlerinin alındığı İstiklal Caddesi girişinde bekleyen çevik kuvvet ekipleri, hem göz yaşartıcı gaz hem de tazyikli suyla gruba müdahale etti. Güvenlik güçleri ara sokaklara kaçan grupları dağıtmak için buralara da gaz sıktı. Ara sokaklara dağılan gruplara polisin sert müdahalesi sürerken, yer yer silah sesleri duyuldu. Cerrah hayrete düşürdü Tecrit edilmiş Taksim Meydanı’nda üst düzey polislerle incelemede bulunan İstanbul Emniyet Müdürü Cellalettin Cerrah ise Şişli ve Pangaltı’da çatışmalar sürerken şu açıklamayı yaptı: İstanbul’da olumsuz bir durum yaşanmadı. Bilanço ağır KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul, 900’e yakın sendikacının göz altına alındığını söyledi. İstanbul Barosu da gözaltı sayısını bin olarak açıkladı. Bazıları kurşunla yüzlerce kişi yaralandı. İstanbul Valiliği Kriz Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre ise, yaralanan sivillerden bahseldilmezken; 6 polisin yaralanmasından sözedildi ve 505 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Ankara’da gergin başladı 1 Mayıs, Ankara’da KESK, DİSK, Türk-İş ve bazı sivil toplum örgütlerince Sıhhıye Meydanı’nda yapıldı. Halkevleri kortejinde yer alan engelli bir vatandaşa polisin tekme atması nedeniyle tartışma yaşandı. Yaşanan tartışma arbedeye dönüşünce polis saldırıya geçti.Tertip komitesinin araya girmesiyle olaylar yatıştı. Başta İzmir, Adana ve Mersin olmak üzere Türkiye’nin bir çok kentinde kutlamalar coşkulu geçti.
Geen opmerkingen:
Een reactie posten